#, When Gracie Met the Grump - Mariana Zapata
Yıllar önce, insanların “Trinity” adını verdiği üç süper insan ortaya çıkar. Bunların ilki yanlışlıkla ateşlenen nükleer bir bombayı uzaya gönderip büyük bir felaketi önleyen “The Primordial”dır. Bu yeşil kostüm ve pelerinli, uçan kadın bombayla birlikte kaybolur ama tüm olay binlerce kamerayla kaydedilir. Ondan sonra “The Centurion” ve “The Defender” ortaya çıkar. Bazen aylarca ortalarda görünmüyor, arada insanlarla etkileşime geçip onlarla konuşuyorlardır da. Onların yaptıklarını takdir edenler olduğu kadar, insanlığa tehlikeli olduklarını savunanlar da vardır. Bu üçlünün içinde insanların hakkında en az bildiği The Defender’dır. İşi bittikten sonra kaybolur, dronelar onu takip edemez, net bir fotoğrafını bulmak da çok zordur.
Gracie Garcia, gerçek adıyla Altagracia Ximena Castro, hayatını hep kaçarak geçirmiştir. Anne ve babası bir mafya için çalışırken bir anda büyük miktarda para çalıp ortadan kaybolur. Böylece Gracie’yi büyükannesi ve büyükbabası büyütür. Mafyanın onu yakalaması halinde neler olabileceğinden korktukları için de Gracie’yi hep kaçmaya hazır, hep kendini koruyabilecek şekilde yetiştirirler. Onlar öldükten sonra Gracie kendine internet üzerinden çalışabileceği bir iş bulur, son üç yıldır da New Mexico’da yaşamaktadır. Her geçen gün burada çok fazla kaldığını, yeni bir yere gitmesi gerektiğini fark eder ama bir türlü taşınma hazırlıkları yapmaya motivasyon bulamaz.
Bir akşam Gracie evinde otururken gözüne bir ışık ilişir, yer sallanmaya başlar. Dışarıya çıktığına gözlerine inanamaz. The Defender ağır yaralı bir halde bahçesindedir. Gracie ne yapacağını bilemez ama The Defender onu hastaneye götürmemesini ister, böylece dünyaya böyle yardımları olan bir adamı Gracie evine almayı kabul eder. The Defender Gracie’nin o uyurken onu beslemesi ve ona su içirmesiyle; birkaç hafta boyunca, aralarda uyanarak, iyileşmeye çalışarak Gracie’nin evinde kalır. The Defender, huysuz ve kaba biridir. Daha iyileşmeyi tamamlamamışken Gracie’nin peşindeki mafya adamları ikisini de kaçırır.
Açıkçası bir beklentim olmadan okuduğum bir kitaptı. Nasıl bir konusu olacağından emin değildim. Kısaca, Superman hikayesi ama Superman kaba biri. Gracie onu kurtardığı için ona minnet duyuyor gerçi. Ama kitap ilerledikçe görüyoruz ki olaylar bu kadar basit değil. İşin içinde uzaylılar var, gerçi Superman’de de vardı galiba, neyse.
Sayfa sayısı ilk başta gözümü korkutsa da, Mariana Zapata daha önce beğenerek okuduğum bir yazardı, o yüzden buna takılmadan kitaba başladım. Beklediğimden de hızlı ilerledi. Olaylar ilgi çekiciydi. Gracie okuması eğlenceli bir karakterdi. Ama diğer Zapata kitaplarında olduğu gibi, romantizm sonlara doğru ve az miktarda ortaya çıkıyordu.
Kader enteresan bir şey, dedirten bir kitaptı. The Defender’ın büyükannesinin daha fazla bölümü olmasını dilerdim.
"Loneliness was a hemorrhoid you couldn’t see but could always feel was there."
"'Remember what I told you about choices,' Grandmother said. 'Life is full of them, but there are some that matter more than others.'"
"Doing the right thing was never easy, but doing the right thing when you didn’t have to was even harder."
"Some people say that the opposite of love is fear. But the truth was, without fear, there can’t be love. If you can’t worry about losing something you find precious, it probably isn’t all that valuable to you in the first place."
"Promises were only worth something when there was trust between people. Friendship didn’t equal trust."
Yorumlar
Yorum Gönder