Old Souls

          The tension was so thick I could taste it in my throat, but I pushed forward, unwilling to let him off the hook so easily.           “We’re only together because of a deal you made with my father. What’s it to you if my ex shows back up in my life? You know the wedding would move forward either way,” I said. “Are you afraid I’ll break the engagement? Run off with Heath and leave you looking like a fool in front of your friends? Why do you care?”           “I don’t know!” The force of his reply stunned me into silence.           Dante’s granite mask cracked, revealing the torment underneath.           “I don’t know why I care. I just know I do, and I hate it.” Self-loathing coated his voice. “I hate the idea of you touching anyone else, or anyone else touching you. I hate that other people can make you laugh in a way I can’t. I hate how I feel around you, like you’re the only person that can make me lose control when I. Don’t. Lose. Control.”           Every word, every step b

        Dante Russo. Herkesin bahsettiği, bekar, milyarder CEO. Ününün kendinden önde geldiği bilinen bu adam bekar her kadının gözdesidir. Ama daha evlenme planları olmayan Vivian Lau, iş için katıldığı bir etkinlikte Dante Russo adını duyduğunda, onun kim olduğunu bilmesine rağmen ilgilenmemiştir. Ta ki babasından acilen birkaç gün içinde yemeğe gelmesini isteyen bir telefon alana kadar.          Viavian'ın ailesi , sosyetedeki statüsünü yükseltme merakı olan gösterişçi, sahte ailelerdendir. Sırf bu nedenlerle Vivian'ın kardeşi Eldorra'nın kraliyet ailesiyle uzaktan bağlantısı olan biriyle, bir iş görüşmesi gibi evlendirilmiştir. Daha yirmi sekiz yaşında olan Vivian'ın amacı kariyerinde yükselmektir, evlenmek değil. Babası onu zorla çağırdığı bu yemekte Dante ile ikisini tanıştırır. Bir yıl içinde evleneceklerini ve birkaç hafta içinde de aynı evde birlikte yaşamaya başlayacaklarını duyurur. Dante de Vivian da bu durumdan son derece mutsuzdur.          Vivian Lau

        Stella Alanso, bir moda dergisinde asistanlık yaparken aynı zamanda da sosyal medyada blog yazarıdır. Ev arkadaşı Jules'ın evden taşınması ve Alzheimer hastası olan eski dadısının bakımevi masraflarını ödemesi nedeniyle; Stella ne kadar para kazansa da yaşadığı evin normal kirasını tek başına ödemeye yetmeyecektir. Böylece Stella üst katında oturan ev sahibi Christian Harper ile yeni bir anlaşma yapar.         İlerleyen günlerde Stella, bir marka yüzü olmak için New York'ta bir yemeğe çağrılır. Yemekte Christian ile karşılaşırlar. New York'tan döndüklerinde Stella, çalıştığı dergiden kovulur. Dadısının bakımevi de zam yapılacağını duyurur. Menajeri ile konuşurlar ve Stella'nın takipçilerini artırmak için bir plan hazırlarlar: Stella'nın medyada paylaşabileceği sahte bir sevgiliye ihtiyacı vardır. Üç erkekle yemek yiyen Stella hiçbirinin bu göreve uygun olmayacağını düşünür. Şansa o yemek günü Christian ile karşılaşırlar ve Stella ona tüm olayları anlatır. Ch

        Jules Ambrose, geçmişte yaşananlardan sonra adını değiştirip yeni bir hayata başlamıştır. Bu hayatta, Thayer Hukuk'ta okumakta ve yakında da Avukatlık Baro Sınavına girecektir. Serinin ilk kitabında yakından tanıdığımız Ava Chen  ile çok yakın arkadaşlardır. Ama ikili ne kadar yakınsa, Ava'nın abisi Josh ile Jules'ın arası da o kadar kötüdür. Josh, Jules'ın partiden partiye gitmesi ve düşüncesiz davranışlarının kardeşine kötü örnek olduğunu düşünmektedir.         Jules, sınavı geçip de avukat olarak işe girene kadar kendine yardımcı olması için Legal Health Alliance Clinic'te part time bir iş bulur. Tesadüfen öğrenir ki, Josh da burada gönüllü doktor olarak çalışmaktadır. Her ne kadar birbirlerinden nefret etseler de ortak arkadaş çevrelerindelerdir, evleri yakındır, artık aynı iş yerinde denk geleceklerdir. Ve kader de ikisini sürekli karşı karşıya getirmek istiyordur, tabi ki. Bu arada Jules'ın eski hayatından Max ona mesaj atar. Jules her ne kadar geç

        Kitap iki bölümden oluşuyor.          İlk bölümde, serinin ilk kitabı olan "Twisted Love"da Bridget'in gözünden geçen bazı sahneleri okuyoruz. Eldorra Prensesi Bridget von Ascheberg'in dört yıllık koruması Booth görevinden ayrılır ve yerini Amerika'dan sözleşmeli eski bir asker olan Rhys Larsen'e bırakır. Bridget ve Rhys zun bir süre anlaşamazlar. Booth ne kadar esnekse Rhys o kadar katıdır, güvenliği için Bridget'i çok kısıtlar. Ama Bridget onun haberi olmadan evden kaçıp konsere gittiğinde kaçırılır. Olaylar çözülür, Rhys'in haklı olduğu bellidir ve Bridget kendi güvenliği için Rhys'in dediklerini takip eder. Üniversitesi bittiğinde Eldorra'nın Amerika elçisi olarak New York'a yerleşir. Rhys ile aralarında her ne kadar bir çekim olsa da sınırı geçmezler ve New York'ta yeni düzende yaşamlarını sürdürürler. Ta ki Bridget'in abisi Nikolai, dedeleri olan Kral Edward'ın hastaneye kaldığını haber verene kadar.         Böylec