kitap alıntısı #99, Paris Bir Şenliktir - Ernest Hemingway
"Sylvia Beach'in kitaplığını keşfettiğim günden sonra Turgenyev'in tüm kitaplarını ve Gogol'dan basılmış İngilizce ne kadar kitap varsa, ayrıca Tolstoy'un Constance Garmett çevirilerini ve Çehov'un İngilizce çevirilerini okumuştum. Karımla Paris'e ilk gelişimizden önce Toronto'da bana Katherine Mansfield'in iyi, dahası büyük kısa öykü yazarı olduğu söylenmişti. ama Çehov'dan sonra Mansfield'i okumaya çalışmak, iyi ve yalın bir yazar olan, güzel konuşan, bilgili bir hekimin öykülerinden sonra ihtiyar bir kızın özene bezene uydurduğu masalları dinlemeye benziyordu. Mansfield, su katılmış bira gibiydi. Oun yerine su içmek daha iyi olurdu. Fakat Çehov'da duruluğu dışında suyla iniltili tek şey yoktu. Gazete haberi gibi kokan bazı öyküleri yok değildi. Fakat son derece güzel olanları da vardı.
Dostoyevski'de inanılır ve inanılmayacak şeyler vardı ama bazısı öylesine gerçekti ki okurken insanı değiştirirdi; ondaki zayıflık ve çılgınlık, günahkarlık ve azizlik, kumar cinneti gibi şeyler, Turgenyev'deki manzara ve yollar kadar, Tolstoy'daki birliklerin devinimi, arazi, subaylar, adamlar ve çarpışmalar kadar bildik gelirdi insana. Tolstoy, Stephen Crane'nin İç Savaş hakkında yazdıklarını, savaş görmemiş, yalnızca çarpışmaları ve günlükleri okuyup Brady'nin fotoğraflarını görmüş hasta bir oğlanın parlak imgelemelerine dönüştürmüştür ki onları, dedemin ve ninemin evinde ben de okuyup görmüştüm. Savaşın bütün çıplaklığıyla anlatıldığına Standhal'ın Parma Manastırı'nı okuyuncaya değin Tolstoy dışında hiçbir yazarda tanık olmamıştım. Stendhal'ın harika Waterloo öyküsü, fazla sıkıcı olan kitabına kazayla girmiş gibiydi."
- Ernest Hemingway, Paris Bir Şenliktir
Yorumlar
Yorum Gönder