#199, Juniper Hill - Devney Perry (The Edens #2)

        Memphis Ward, birlikte olmaması gerektiğini çok geç fark ettiği adamın çocuğunu doğurduğunda ve ailesine adamın adını vermeyi reddettiğinde ailesi onunla bağlarını koparır. Böylece New York'ta birikmiş biraz parası ve yeni doğmuş çocuğuyla kalakalır. İnternetten Quincy, Montana'da bir otelde çalışan ilanını gördüğünde hemen başvurur. Otelin müdürü Eloise Eden ile video görüşmeleri çok sever, çok iyi anlaşırlar. Böylece Memphis kalan birkaç eşyasını arabaya doldurur, iki aylık bebeğiyle birkaç günlük yolculuk sonrası Quincy'ye gelir.

        Şansa, Quincy'de Memphis'in aradığı fiyat aralığında kiralık ev yoktur. Eloise onun yardımına çok ihtiyaç duyduğu için otelin restoranını işleten abisi Knox Eden'ın garajının üstündeki daireyi ucuz fiyata Memphis'e kiralar. Knox emrivakiye getirilen bu işten hoşlanmaz. Memphis'in yanında sürekli huysuz davranmaktadır. Bunun sebepleri arasında Memphis'in geçmişini bilmemeleri, Memphis'in çok güzel bir kadın olması ve ikisinin de kendi hayatlarıyla çok meşgul olduğu için yakınlaşmamaları gerektiği dışında; Knox'un geçmişte başına gelen ve kalbini kıran bir kadın ve bebek olayı vardır. Tekrar kalbinin kırılmasını istemez. Ama geceleri Memphis'in bebeği sadece Knox'un kucağında vakit geçirip de ağlamayı kestiğinde Knox bu bebeğe bağlandığını reddedemez. Memphis ise fark etmeden kalbine girmiştir zaten.


        Sık sık gözlerim dolarak okuduğum bir kitap oldu. Neredeyse her bölümde Memphis ağlıyordu, Drake ağlıyordu. Knox onların ağlamalarına dayanamıyordu. Bunlara kayıtsız kalmak zordu. Memphis'in ailesi gerçekten "piece of work" dedikleri tiptendi. Knox nasıl onlarla karşılaşmalarında yüzlerine bir yumruk geçirmedi hala şaşkınım. Ben olsam sinirden neler neler yapardım.

        Serinin ilk kitabına göre bunu daha çok beğendim. Belki karakterlerden, belki olayların ilerleyişinden, belki Memphis'in değişen hayatı ve bunlar hakkında düşünceleri yüzünden... İnsanların tavsiye ettiği kadar vardı. Blogda sık sık bahsettiğim gibi: Bu seri de önceki diğer bazı kitaplar gibi beni küçük kasabaya taşınmaya teşvik ediyor. Aklım gerçekten çeliniyor.

        Kitabın sonunda yaşanan olay hakkında... Yüreğim ağzımda okudum. Jill'in bir şeylere bulaşacağını düşünmüştüm ama bu gerçekleşince okumasının bu kadar zor olacağını düşünmemiştim.

        


        "Standing on your own doesn't mean you have to be alone."


        "Maybe motherhood wasn’t always being the person your child leaned on, but finding the person they needed when you weren’t enough."


        "I don’t want to live by someone else’s rule simply because he pulls the strings with my money."


        "'The craziest days in the kitchen end with food on every surface. Those are the days when I walk out the door so exhausted I can barely keep my eyes open on the drive home. Passion comes from the mess, Memphis.' He threaded his hands into my hair. 'So does everything lasting.'"

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

#130, The Rory Gilmore Reading Checklist, 2022 Yıl Sonu Güncellemesi

#141, Daisy Jones & The Six - Taylor Jenkins Reid

#133, The Pale Blue Eye - Louis Bayard

#140, Twisted Hate - Ana Huang (Twisted #3)

#150, Killing Sarai - J.A. Redmerski (In the Company of Killers #1)