#149, Gypsy King/Steel King - Devney Perry (Clifton Forge #1) (Tin Gypsy #1)
On beş yıl televizyon kanallarında çalışan Bryce Ryan, asıl tutkusunun haberleri sunmak değil haberleri yazmak olduğunu fark eder. Böylece televizyondan gazete sektörüne geçer. Babasının da yıllar öncesinde Clifton Forge Tribune gazetesini satın almasıyla, Clifton Forge'a dönmeye karar verir. Burada birkaç ay geçirir ama hiçbir olay olmayan bu yerde haber değeri olacak bir şey bulmakta zorlanmaktadır. Bir şey dışında: Geçen yıl dağılmış olan Tin Gypsy Motorcycle Club. Her ne kadar dağıldıklarını açıklayıp işleri araba tamirinde sınırlamış olsalar da Bryce işlerin göründüğü gibi olmadığından emindir.
Bryce, gündemdeki olaylar hakkında bilgi almak için polis merkezine gittiğinde bir kadının öldürülmüş olduğu haberini duyar. Bazı polisler katilin Tin Gypsy Kulübünün eski başkanı Draven Slater olduğundan şüphelenmektedir. Bryce aradığı haberin kucağına düştüğünden emindir. Böylece arabasına atlar, yağ değişimi bahanesiyle Draven'ın oğlu/Tin Gypsy kulübünün son başkanı Kingston “Dash” Slater'ın işlettiği garaja gider. Dash ile tanışıp flört ederlerken polis gelip arka odadaki Draven'i tutuklar.
O gün olanlar Bryce'ın kaleminden yazılmış olarak gazeteye basılır. Ama Bryce bu kadarla durmayacaktır. Kulübün dağılma nedenini ve geçmişte yaptıkları olayları araştırmaya kararlıdır. Bryce'ı ne yapsa durduramayan Dash farklı bir yöntem denemeye karar verir. Bir ateşkes yaparlar. İkisi de bilgilerini paylaşacaklardır. Katil gerçekten babası olsa da olmasa da doğruları bulacaklardır. Eğer Dash bir şey saklarsa Bryce kulübün geçmişinde olanları paylaşacaktır. Bu işbirlikleri sırasında birlikte çokça vakit geçirirler. Fark etmeseler de sevgili gibilerdir. Fark ettiklerinde de çoktan birbirlerine aşık olmuşlardır.
Enteresan bir okumaydı. Devney Perry'den bu kadar polisiyeli bir kitap beklemiyordum. Genelde romantik, küçük kasabalarda geçen kitaplarıyla bildiğim bir yazardı. Bu farklı konu hoşuma gitti.
Dash ve Bryce kesinlikle birbirleri için güzel bir eşleşmeydi. Birbirlerinin hakkından anca ikisi gelebilirdi. Bryce'ın olayların peşini bırakmayışını, azla asla yetinmeyişini ve sürekli soru soruşunu okumak tatmin ediciydi.
Kitabın sonunda olanlar biraz havada kalmıştı. Belki de serinin diğer kitaplarında bu konuya değinmek için böyle yapılmıştır, diye düşünüyorum ama çok da emin değilim. Sanırım diğerlerini okumadan bilemeyeceğiz.
"Some things and some people are better left alone."
"I’d learned from my mom at an early age that most men didn’t stand a chance against a strong-willed and stubborn woman."
"When revenge consumed people, it was amazing the incredible patience they could summon."
Yorumlar
Yorum Gönder